Travma Nedir?

Travma hayatın gerçeğidir. Çocuklar ve yetişkinler hayat akışı içinde herhangi bir anda travma yaratacak olaylarla karşılaşabilirler: şiddet, taciz, kazalar, savaşlar, terör, düşmeler, tıbbi operasyonlar, boşanmalar, vb. gibi.

Bunlar bizim kontrolümüz dışında olan, tarafımızdan olumsuz algılanan, bireysel yaşanan ve/veya süreklilik gösteren durumlara Olumsuz Yaşam Olayları olarak tanımlanır.

Kişilerin sağlıkları üzerinde uzun vadeli zararlı etkileri olabileceği en yaygın 10 Çocukluk Çağı Olumsuz Yaşam Olayların etkisi araştırılmıştır.  Bunlar çocuk istismarı (duygusal, fiziksel veya cinsel), çocuk ihmali (duygusal veya fiziksel) ve aile işlevsellik bozukluğudur (aile içi şiddet, madde bağımlılığı, zihinsel hastalık veya cezai aktivite veya ebeveyn yokluğu). Bunlara ek olarak, aşırı ekonomik sıkıntı, zorbalık, okul şiddeti ve toplum şiddeti, diğer sık karşılaşılan Çocukluk Çağı Olumsuz Yaşam Olayları olarak tanımlanmıştır.

Çocukluk Çağı Olumsuz Yaşam Olaylarının çocukların gelişimsel sürecinde bilişsel olarak bilişsel tarzlar ya da şemalar geliştirmelerine neden olabilmektedir. Bunlar Erken Dönem Uyumsuz Bilişsel Şemalar olarak tanımlanmıştır. Yaşamın erken dönemlerinde geliştirilen ya da içselleştirilen bu şemalar, yetişkinlik döneminde çeşitli psikolojik sorunların ortaya çıkmasına zemin hazırlamakta ve psikolojik sağlığı olumsuz yönde etkilemektedir.

Çocukluk çağında karşılaşan olumsuz yaşam olayların etkileri daha güçlüdür ve travmanın oluşmasında röl oynarlar. Çocukluk çağında oluşan travmalar, Çocukluk Çağı Travması olarak tanımlanmıştır: çocuklukta veya ergenlik döneminde bireylerin fiziksel, duygusal, cinsel istismar ve maruz kaldığı fiziksel ve duygusal ihmalin genel bir terimidir. 18-yaş altındaki bireylerin fiziksel, duygusal, ruhsal ve sosyal gelişimine zarar veren her türlü davranış istismar ve fiziksel, duygusal, zihinsel ve sosyal gelişim ihtiyaçlarının karşılanmaması ihmal olarak tanımlanmaktadır. Bunlar, bir çocuğun kontrolü dışında olan ve çocuk tarafından olumsuz (tehdit edici) olarak algılanan, bireysel yaşanan ve/veya süreklilik gösteren durumlardır.

Çocukluk Çağı Travmaları

Çocukluk Çağı Travması olan bireylerde, öz kimlik ve davranış sorunları, besleyici ilişkileri kurmakta başarısızlık, depresyon, anksiyete, sosyal çekilme, alkol ve madde bağımlığı, problemlerle olağandışı şekilde başa çıkma çabaları, sosyal izolasyon, saldırganlık, kişilerarası ilişkilerde problemler, yalnızlık, yeme bozuklukları, akademik başarısızlık ve akademik uyum bozukluğu, intihar girişimleri, madde kötüye kullanımı, davranışsal, gelişimsel, sosyal ve duygusal bozukluklar görülmektedir (Güneri Yöyen, 2017).

Travma Sonrası Stres Bozukluğu

Travma sonrası, doğal olan Hipotalamik-hipofiz-adrenal (HPA) ekseni ve sempatik sinir sisteminin stres regulasyonu yapılamaz ise kişi yoğun korku paralizi yaşar. Duyguları, düşünceleri ve davranışları değişir. Normal hayatını sürdürmekte zorlanır ve daha önce işlevsel olduğu konularda işlevsel olmamaya başlar. Böyle durumlar Travma Sonrası Stes Bozukluğu (kısaca halk arasında Travma) olarak tanımlanır. Sinir sistemi travma olayı öncesi dengesine dönemez ve bireyin hayatını sürdürmesi için yeni bir dengeye oturur. Birey, karşılaştığı yaşamsal olaylar travmayı hatırlatır, aynı travma anında yaşadığı korkuyu yaşar ve yeni yaşam olayları ile başa çıkma kapasitesi düşer. Travma ananında yaşanan yoğun duygulardan duyarsızlaştırma yapılmadıkça, döngü devam eder ve kişinin sağlıklı ve mutlu bir hayat sürmesini engellemeye başlar. Mutlaka destek alınması gerekmektedir.

Size Neler Sunuyorum?